Saçlar dış görünümün en önemli parçalarından biridir. Bu nedenle saçlarında problem yaşayan kişiler, psikolojik olarak da bu durumdan etkilenirler. Özellikle de saç dökülmesi problemlerinde kişi kaç yaşında olursa olsun, kendisini fiziksel ve ruhsal olarak zayıf görebilir. Saç dökülmesi genelde ileriki yaşlarda görülse de, günümüzde stres ve hastalıkların etkisi ile erken yaşlarda da karşımıza çıkmaktadır.
Uzmanların verdiği bilgilere göre, sağlıklı insanlarda günde 50-100 arası miktarda saç telinin dökülmesi normal olarak kabul edilmektedir. Bunun dışında görülen fazla dökülme, bir rahatsızlığın habercisi olabilmektedir. Dolayısıyla fazla miktarda dökülen saç teli görüldüğünde mutlaka bir uzman doktora başvurulmalıdır.
Çocuklarda çoğunlukla görülen saç dökülme grubunu 'Alopesi Areata'lar oluşturur. Cinsiyet ayırt etmeksizin karşımıza çıkan bu rahatsızlık, halk arasında 'saç kıran' olarak tanımlanır ve genelde çocukluk ya da ergenlikte başlar. Çocuklarda başlama yaşı genellikle 5 yaş altıdır. Bunlar 1-2 santim çapında dairesel dökülmeler olarak göze çarpar. Basit bir saç dökülmesi gibi görünen 'Alopesi Areata'lar, zamanla tedavi edilmedikçe çocuğun başındaki tüm saçları yok edebilir. Hatta bu dökülme kaş ve kirpikleri de kapsayabilir. Bu tip dökülmeler karşısında, tedaviye beklemeden başlanmalı ve dökülme kontrol altında tutulmalıdır.
Çocuklarda diğer bir saç kaybı nedeni de, kalıtsal özelliklerdir. Çocukların akrabalarında bulunan saç problemleri genetik olarak görülebilmektedir. Bu nedenle ailesinde dökülme hikayesi olan çocukların saçlarında dökülme yaşanıyorsa bu doktora mutlaka bildirilmelidir.
Saç koparma hastalığı olarak bilinen 'trikotilomani' de, çocuklardaki saç dökülmelerine sebebiyet vermektedir. Tamamen psikolojik bir problem olarak görülen rahatsızlığın tedavisi, psikolojik yardımlarla giderilebilmektedir. Rahatsızlık boyunca çocuk, saç ve kaşlarını koparıncaya kadar çekiştirerek alışanlığını devam ettirmektedir. Tedavi görünceye kadar buna engel olmak, imkansız olabilmektedir.
Çinko ve demir yetersizlikleri de çocuklarda büyümenin durmasına ve saç dökülmelerine neden olmaktadır. Çinko ve demir yiyeceklerin çoğunda bulunur. Fakat, dengesiz beslenme ya da bu maddelerin vücutta emilim yetersizliklerine bağlı olarak, eksiklikler ortaya çıkabilir. Hayvansal yiyeceklerdeki çinkonun emilimi genellikle bitkisel yiyeceklere oranla daha yüksektir. Özellikle et, peynir, karaciğer çinkodan zengindir. Bitkisel besinlerden ise badem, ceviz, buğday, bulgur ve mantar çinko yönünden zengindir. Demir eksikliğinde ise; enfeksiyonlara duyarlılık artar, tırnak-saç-deri-mukoza değişiklikleri ortaya çıkar. C vitamini demirin emilimini artırır. Bu nedenle yumurtayı portakal suyu veya domatesle, köftenin yeşil salata ile tüketilmesi demirin emilimini artırmak açısından önemlidir. Sakatat, dana eti, koyun eti, tavuk eti, kuru baklagil, kuru kayısı ve üzüm, pekmez, yeşil sebze, fındık, fıstık, susam, tahin gibi demirden zengin besinlerin tüketilmesi önerilir.
Özellikle çocuklarda görülen mantar hastalıkları da saç diplerini olumsuz etkilemektedir. Küçük yamalar halinde kabuklanmalarla başlayıp yayılabilen, saçlarda kırılmaya, deride kızarıklık ve şişliğe, hatta kanamaya neden olabilen mantar hastalığının mutlaka ilaçla tedavi edilmesi gerektiğini bildirmektedir.
Yüksek ateşli geçirilen hastalıklar esnasında ve sonrasında da saç dökülmeleri yaşanabilir. Bu dökülmeler ağır enfeksiyon sonucunda yaşansa da çok miktarda değillerdir. Hastalık geçtiğinde ve tedaviler bittiğinde dökülmenin de normal düzeye gelmesi beklenir.
Çocuklardaki saç dökülmeleri tiroid hastalıkları sonucunda da yaşanabilmektedir. Fazla veya az çalışan tiroid bezinin saç kaybına neden olabildiğini belirten uzmanlar, hastalığın tedavisiyle saç kayıplarının ortadan kalktığını belirtmektedirler.
Ayrıca, bazı saç dökülmelerine sebep olan yanlış uygulamalar da, özellikle kız çocuklarında yaşanmaktadır. Saçı çeken atkuyruğu,
, sıkı lastiklerle toplama gibi saç şekillerini sürekli uygulamak da saçları etkilemektedir. Çünkü saç diplerine etki eden sabit çekme kuvveti saç kaybına neden olmaktadır. Bunu yanında yine; sık sık yıkamak, taramak ve fırçalamak saçın yıpranmasına ve sonrasında da dökülmesine neden olabilmektedir.
evybaby