İşte ayaktayım! Artık tek başıma yürüyorum. Kimseye ihtiyacım yok. Her şeyi karıştırıyorum. Çok zevkli, çok zevkli! İkide bir düşüyorum ama, bu kadarcık olur artık. Hem daha iyi de konuşuyorum. İlk defa büyüdüğümü hissediyorum. Burnumu, ağzımı, kulaklarımı, herşeyi biliyorum. Evimizde bir telaş var. Herkes çok güzel giyinmiş. Masada kocaman bir mama var, üstünde de tek bir ışık yanıyor. Ben üfff yaptım; ışığı söndürdüm! Sonra herkes "İyi ki doğdun" diye şarkı söyledi. Ben de alkışladım onları ve katıldım "İyi ki doğdum!" Kızamık-Kızamıkçık-Kabakulak ve Hepatit A aşılarımı olmak için doktor amcaya gittim. Bu hastalıklara yakalanmayacağım ne güzel!
On İkinci Ayımda Fiziksel Gelişimim:
Tek başıma ilk adımlarımı attım bu ay. Hatta annem bir elimden tuttuğu zaman yürüyebiliyorum bile ama bıraktığında düşüyorum genelde. Bir yaşımın sonunda kendim ayağa kalkıp yürüyebilirmişim, ama bu kimi bebeklerde daha erken ya da daha geç de olabilirmiş, öyle söyledi doktor amca.
Artık
olmaksızın bardaktan birşeyler içebiliyorum. Doğumgünü pastamdaki mumu üflemeyi bile becerdim!
Anneye Not: Bebeklerin oldukça hızlı bir gelişme oranı vardır ama 12 aydan sonra çocuğunuzun gelişmesinin ve kilo alımının yavaşlamasıyla karşılaşmanız olasıdır. Tipik olarak gelişme, bebeğinizin yürümeye başladığı ve daha hareketli olduğu zamanlar olan bir yaş civarında yavaşlar.
On İkinci Ayımda Algısal ve Sosyal Gelişimim:
Büyüklerin hareketlerini taklit etmeye bayılıyorum. Eskiden başkalarına gülerdim hep, şimdi kendi yaptığım şeyler de komik ya da eğlenceli geliyor bazen. "Oyuncağı kutuya koy" gibi daha karmaşık emirleri anlayıp uygulayabiliyorum artık. İkiden fazla kelimeyi ardarda söyleyebiliyorum. Annem yeni kelimeler öğrenmeme çok yardımcı oluyor; etrafta gördüğümüz her nesneyi ismini söyleyerek bana tanıtıyor.
Aşılarım:
Bu ay, Kızamık-Kızamıkçık-Kabakulak ve Hepatit A aşılarımın ilk dozlarını oldum! Hepatit A aşımın 2. dozunu 18 aylık olduğumda yapacakmış doktor amca... Kızamık-Kızamıkçık-Kabakulak aşımın 2. dozu ise ben kocaman olduğumda, 4-6 yaş arasında, yapılacakmış.
Beslenme:
Kendi kendime beslenme konusunda gittikçe daha başarılı hale gelmeye başladım. E tabi bağımsızlığımı kazandıkça da
konusunda kendi tercihlerimi geliştirip bunlarda ısrar ediyorum! Mesela etrafta bu kadar çok oynanacak oyun, keşfedilecek şey varken ve ben de henüz yürümeyi öğrenmeye başlamışken ne diye oturup
yemekle vakit kaybedeyim ki!? Neyseki annemle babam hep benimle birlikte sofraya oturuyorlar artık, ayrıca yemeği oyunlarla ve öğrenilecek yeni yeni şeylerle süslüyorlar da birazcık daha zevkli hale geliyor bu
zamanları!
Anneye Not:
Bu dönemde bebeğiniz oyunlarında eline geçirdiği herşeyi fırlatmaktan, birbirine vurmaktan, ya da yere atmaktan hoşlanır. Yaşıtlarıyla ya da diğer çocuklarla ortaklaşa oyun oynamayı henüz beceremezler ancak diğer bebekler ve çocuklar ilgisini çekmeye başlamıştır. Yaşıtlarını oyun arkadaşından çok bir oyun aracı, bir oyuncak gibi görür. Bebeğinizin diğer çocuklarla sosyal ilişki kurma aşamasında onu yönlendirebilirsiniz;
. Bebeğinizin bu dönemde diğer çocuklara ve yabancılara karşı çekingen ve ürkek bir tutum sergilemesi normaldir. Sosyal davranışların tam olarak gelişebilmesi için bir ya da iki senelik bir zaman süreci daha gerekebilir. Bu süre boyunca çocuğunuzu istemediği ortamlara sokmak için zorlamayın; kendisine ve diğer insanlara olan güven ve sevgisini geliştirmek için elinizden geleni yapın.
. 1 yaşındaki bir çocuğun "paylaşma" kavramını anlaması beklenemez. Bu kavramı anlayıp uygulaması büyük ihtimalle 2-3 yaşından önce görülmeyecektir. Şu anda siz sadece, çocuğunuzun kendisiyle aynı oyuncağı oynamak isteyen diğer çocuklara karşı zarar verici davranışlarda bulunmasını engelleyebilirsiniz. Çocuğunuz diğer çocuklara karşı zarar verici davranışlarda bulunduğunda (ısırmak, tekmelemek, vurmak gibi) onu sakin ama ciddi bir şekilde uyarın ve yaptığı davranışın yanlış olduğunu anlatmaya çalışın.